5 Temmuz 2008 Cumartesi

neler yapıyormuşum ? ?



İlk defa hayatımda herşeyin düzende gittiğini ve en önemlisi yapmak istediğim
şeylerin maksimumunu olmasa da çok yakın bir oranını yaptığımı hissediyorum.
İnsanın kafası aile, ev, iş, arkadaşlar konusunda rahat olunca geriye yapacak
ne çok zzzevkklliii iş kalıyormuş meğer!







Bir potpuri yapayım şu sıralar neler yaptığıma dair... Geçen hafta bilindiği üzere İskoçyalı grup Travis ilk defa İstanbul' a geldi. Konser Parkorman'daydı. Parkorman çok güzel bir yer, sadece ortam için buradaki konserlere gidilebilir diye düşünüyorum, iyi sanatçıları izlemek cabası yani bu işin. Gece gayet güzel geçti, 2003 Placebo konseriyle elbetteki boy ölçüşemez ve fakat dedim ya eğlenceli bir geceydi. Solistin şirinliğiyle kotarır bu grup:)




Elbette Parkorman aktivitelerini ıskalamayıp tramplende bulduk kendimizi. Midenin havada olması çok zevkli iç gıdıklayan bir his. Ve ilk defa denediğim aktivite ise duvar tırmanışı oldu. Küçükten beri deretepebayır koşup tırmandığım için babam bana keçi derdi ve hatta hala...Ama anladımki o işler eğimliye değil dike çıkmakla oluyormuş, ne keçisi yahu bildiğin hımbıl kaldım ben! İlk 3 adımdan sonra gücümü topluyorum elimi sıkıştırıyorum renkli taşlara ama kalkamıyorum:) Üstelik aşağıdaki çocuk bağırıyor "korkma ipe bağlısın, ben tutuyorum" diye ama insan o saniye kimseye güvenemiyor, sanki düşecekmişsin de kaşgözkafa yarılacakmış gibi... İçimden diyorum "ayıp sana bu ne böyle el kadar duvara tırmanamıyorsun" ve fakat bu düşüncenin aklımdan çıkması saniyeler sürmüyor, yeniden içimde bir vesveseyle tıkanıp aşağıya bakıyorum, sanki dersin Mission Impossible'da o kayalara tırmanan Tom Cruise değil de benim.. bu görüntünün video linkini buraya koymalıyım




( Youtube'u kapatan akılcı zihniyete inat http://www.ktunnel.com/ adresinden "browse" diyerek istediğimiz videoyu izleyebiliyoruz)





Ve gezintiden ara bulup evde oturduğum kısa zamanların birinde pıtırcık ve ona eşlik eden kardeşim bana kahvaltı hazırlamışlar, hem de tam ağız sulandıran cinsten.


Bol geometrik gıdalar vardı kahvaltımızda: daire zeytin,üzüm,domates, kiraz; yamuk kavun; uzun kenarı fazla uzun dikdörgen dil peyniri; amorf krem peynir....








Kahvaltıda en sevdiğim şey tatlı birşeyler atıştırmak.. Bu seferkinde muffin düştü şansıma, içi çilek marmelatlısından... Ofluoğlu Pastanesinde satılan bu muffinlerin asıl bomba olanları vişnelisi...










2 haftadır akşamları da evde oturmaya zaman bulduğumdan sohbet esnasında pıtırcığın getirdiği, üzerinde Köln'ün simgesi Dom kilisesi olan puzzle yapmakla uğraşıyorum. Fotoğraf süper dışardan bakınca, ama pıtırcığın daha önce hiç puzzle yapmadığı seçiminden belli. Çünkü fotoğrafta renkler ve detay az ise tüm parçalar birbirine benziyor, yakalayacağınız ayrıntı yok.. Ve fakat bu ruh pes etmedi ve önce çerçeveyi yaparak başladım, gerisi Allah Kerim....

Hiç yorum yok: