18 Mayıs 2010 Salı

korku cumhuriyeti


Atalay, üniversite 2. sınıfta okuyor. Dün ana ders hocalarından bir tanesi, okulda "erasmus" ile ilgili bir toplantı olacağını ve katılmayanı dersten bırakacağını söylemiş. Böyle bir şey olabilir mi? Dünyanın hangi saçma diğer ülkesinde olur veyahut?? Kendi kararlarını alabilen genç insanları böylesine korkutmak, dersleri olmadığı halde toplantı için okula zorla sürüklemek neden? Çünkü sunumu yapacak insan yurtdışından getirilmiş ve akıllarda şu soru : " ya salon dolmazsa? " . Hiç adil değil, mantıklı değil.

İlkokuldan hatta anaokulundan itibaren yapılıyor bu. Şu bayrama katılmazsan böyle olur, bu rontu yapmazsan şöyle olur. "Sana ne a be kardeşim?!" diyemeyecek durumda bırakılıyorsun bir şekilde. Daha o saatten itaat etmezsen başına ne geleceği söyleniyor kulağına. Üstelik tüm bunların daha komiği, bu olayların sosyal konularda yapılması. Çocukları 23 nisandan, gençleri 19 mayıstan soğutmanın alemi nedir? Demek ki sen beceremiyorsun bu bayramları anlatmayı ki çocuk da bunu kaçılması gereken bir şey olarak düşünüyor. 23 Nisan'da güneşin alnında çocuklar müdürün yaptığı, arkasından müdür yardımcısının yaptığı konuşmayı dinliyor. Çocuklara sıra gelene kadar zaten baygınlıklar başlıyor. Bırakın da bayramlarını "adam gibi" değil "çocuk gibi" kutlasınlar, zorla ront yapıp "gelenler beğendi mi acaba"  diye kendinizi tatmin etmeyin ama yeter cidden!..

Hiç yorum yok: